25 Eylül 2015 Cuma

Etgar Keret - Yedi Güzel Yıl

Etgar Keret, yedi yılının özetini çıkarırken hikâyelerinin kaynağını da sergiliyor. Savaşın durmak bilmediği topraklarda trajedinin en derinden hissedildiği anlar, yabancılaşan insanları ve olayları sayfalarda ortaya çıkartmış. Keret, karısı ve oğluyla birlikte yolculuk ederken sirenlerin havayı yırtmasıyla birlikte arabayı durduruyor, yere yatıyor. Oğlunu kucağına alıyor, karısıyla birlikte tost yapıyorlar çocuğu. Bombalar havada vızıldıyor. Yapacak daha güzel, sevgi dolu ne var başka? 19 yaşında bir genç, askerliğinin bitmesine iki yıl varken ilk öyküsünü yazıyor. O bunaltıyı alt edecek bir silah var elinde artık. Abisine öyküyü okutuyor ve tamam, artık işi gücü saçmayı kaydetmek oluyor. Böyle yaşantı parçaları Keret'ın anlattığı.

İşin aile boyutunda bir adet abi, bir adet abla, anneyle baba var. Keret, annesiyle babasını anlatırken soykırımdan kurtulup yaşamlarına güdük bir ruhla devam etmek zorunda kalmış bir neslin acısını da anlatıyor. Özellikle annenin Varşova'ya bir daha hiç dönmemiş olmasının acısı, Keret'ın Polonya'dan aldığı davetlere daha sık katılmasına ve annesinin yürüdüğü sokaklarda yürüyerek aynı acıyı kendi kuşağına taşımasına yol açıyor. Annenin söylediği şu söz zannediyorum mevzuyu iyice çözer: "Sen İsrailli bir yazar değilsin. Sürgünde olan Polonyalı bir yazarsın." (s. 141) Keret'ın öykülerindeki sürgün, dışlanmışlık hissini buradan alın.

Baba... Baba yenilmez bir savaşçı, iflah olmaz bir iyimser. Çocuklarına karşı daima sevecen, hayata karşı güçlü. Ölümden ucu ucuna kurtulması ve faşolara karşı savaşması cabası. Bir gün daha yaşamak için çok ağır bir ameliyata girmekten çekinmeyen bir adam. Keret'ın iyimserliğini buradan alın.

Eş ve çocuk, sonsuz bir mücadele. Deneyip yanılmama çabası. Acemilerin geçmeyen tedirginliği. En iyiye ulaşabilmek için gereken güç. Bir ilişkiyi sürdürmek, çocukla birlikte iki diyelim, öykülemek ve yaşamaya hep aynı kaleydoskoptan bakabilmek, Keret'ın başardığı şey bu aslında. Karısının dediğine gelin: "(...) 'Hayatımızı alıp daha ilginç bir şeymiş gibi devamlı yeniden şekillendiriyorsun. Yazarların yaptığı da bu değil mi zaten?'"

On numara bir Keret kitabı, bir bakın.

1 yorum:

  1. Bu kitabı Keret'in diğer kitapları gibi beğendim. Bir arkadaşım bana umut veren bir kitap sorduğunda cevap vermekte çok zorlandım. Sonra aklıma bu kitap geldi. Tam olarak umut verici bir kitap olmasa da içinde çok umut var.

    YanıtlaSil