18 Şubat 2017 Cumartesi

Richard Brautigan - Amerika'da Alabalık Avı

Brautigan'ın en beat romanı olduğunu söyledim. "Kendi serinletici gerçeğini yarattı. Bunun sayesinde kendini anlatabiliyordu." (s. 19) Kahve geldi, geri yolladım. Yeterince acı değildi. Üşüdüm, sandalyemin arkasına konmuş şalı alıp kızın omuzlarına koydum. O aynı şeyi benim için yapmadı, şalını dizlerine örttü. İncelikler söz konusu olduğunda, ah efendim, kimsenin durup da incelik düşünecek vakti yoktur da benim yaptıklarım nedir, onların yaptıkları nedir? Erkeğin kalaslığı toplumsaldır, kadınınki?

Böylece bahşiş bırakmamaya karar verdim.

"Bir sigara daha içelim," dedi. Kitabı anlatacak kadar vaktim kalmıştı. İşin yürünecek bir yeri kalmadığından kendimi geçtim, kitabı ön plana çıkardım. Şey, en kötü tecrübem olmadı. Geçen sene birini belki çağırır umuduyla evine bırakırken yaşadığımız 20 dakikalık entelektüel sessizlikten daha iyiydi. Harbi, o niye öyle olmuştu?

"Yollar, yolculuklar falan, değişim, tekamül, iyi bunlar, çok yazarı biçimlendirmiştir. Dönemin ruhu gereği. Söz konusu av olduğunda o artık başlı başına bir kişidir, Brautrock onu masaya da oturtur, içkisini önüne de koyar, ona çok şey sunar. Koca bir ülkenin sayısız ırmağını bir parça avla doldurabilir."

Sonuç ne olursa olsun hayvanlığın lüzumu yok, evine bırakayım da dönüşte kitabıma gömüleyim, sırf bu yüzden kendime araba almadım.

Bu kitap başlı başına mühim bir meseledir, ilk bölümde kitabın kapağındaki fotoğrafın çekiliş hikâyesi vardır. İşlem sırasında ihtiyaç sahiplerine sandviç dağıtılır, bir ıspanak yaprağından başka hiçbir şey sahip olmayan sandviçler, Kafka'nın iyimser olmaları sayesinde sevdiğini söylediği Amerikalıların hayatta kalıp kahkahalara gark olmalarına yol açar. Samsa da sağlıklıydı, o sabaha kadar. Bunu herkes hatırlar.

Birçok bölümden oluşan metnin avı birçok özelliğiyle anlattığı söylenebilir, buna sakın inanmayın ve söyleyeni polise ihbar edin. Av avdır, değişen insandır. Asla değişmeyeceğinizi düşünecek kadar kibirli olmayın, doğa bunu sevmez. Bakın, Av'la kız arkadaşı bir bölümde yemek yerken ceviz ketçabı yapmanın püf noktalarını öğreniyorlar. Demek ki Av da değişebiliyor, zevki değişiyor en azından. Siz kimsiniz de değişmeyeceksiniz?

Mekanın da pek bir önemi yok. Grider Çayı'nı içeren bir harita anlatıcının eline geçtiğinde ilk akla gelen ava gidileceğidir. Bunu destekleyen pek çok olay yaşanır; olaylar Indiana'da geçiyor ve adamın teki silahını alıp fare avına çıkıyor, kendisine tatlı tatlı bakan bir farenin kafasını uçuruyor. Bunun bahsettiğimiz avla alakası pekala var, espri anlayışı olmayan insanların fare avıyla oyalanabileceği sabittir. Bir de şu; altınızda arabanız olmayabilir ama bu av haritasının güzelliğine koca bir sayfa ayırmaya engel değildir. Avın imgesi bile iyidir, diri tutar.

Sonda Halil Turhanlı'nın Brautigan hakkında doyurucu bir yazısı mevcuttur. Bendeki ilk baskı, 1995. Baş köşeye koyuyorum.

Ne söylenir? Akışkan cinsellik, yıldızlara savrulan misinalar, av hakkında yazılmış onca kitabın sayımdökümü, basılmadan yürünen yüzlerce çizgi, mistisizm ve kurtuluş, av ve oyun. Av ve oyun; sonucunu asla bilemezsiniz ve başladığınız noktayla bitirdiğiniz nokta arasında bir miktar değişirseniz sevinç çığlıkları atıp yeni avlara çıkabilirsiniz.

5 yorum:

  1. "Av avdır, değişen insandır. Asla değişmeyeceğinizi düşünecek kadar kibirli olmayın, doğa bunu sevmez. " Of çok iyi Utku, kitabı mı anlattın bize? Bence oturup kendi yazını yazmışsın, bu daha iyi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Matmazel, kitabın beni çevirdiği yöne bakarak yazıyorum. Okuduğunu değil de sezdiğini yazmak daha özel. Daha sen.

      Sil
    2. İşte hayatın seni çevirdiği yönlere de baksan, onları da yazsan ben sevinçten ağlayacağım. Dün oturdum öykü yazayım diye, hayatımda yazdığım yazabileceğim en berbat metin çıktı ortaya. Ben beceremediğimden yazamıyorum, sizin bahaneniz ne bilmiyorum.

      Sil
    3. Eaa, o zaman nisan ayının Öykü Gazetesi'ni al. Daha zamanı var, yazmayayım dedim ama bir öykümü basacaklarmış. Yaklaşık on farklı dergiden otuz kez red cevabı almışımdır, ilginçtir ki basacağız dediler. :B

      Aynı şey senin için de geçerli, zaten yazıyorsun. Yolla sağa sola. Ben okuyorum valla.

      Sil
    4. AĞĞ İŞTE BÖYLE ZORLAYA ZORLAYA AĞZINIZDAN CIMBIZLA ALIYORUM BUNLARI BEN!

      Sil