11 Ağustos 2017 Cuma

William Butler Yeats - Kelt Şafağı

Pagan inanışlar haçın gölgesine sıkıştırıldı. Bir nevi asimilasyon; inançların kimliği zorla değiştirildi. Yetmedi, kıyıma bir de makineleşme eklendi. Sihre dişliler eklenince metalik gürültü perilerin şarkılarını yok etti. Merlyn'i okumuştum, Kelt mitlerini günümüzde canlı tutabilen birileri var ve kaybolmuş bir dünyanın ritüellerini aktarıyorlar. Mevzu sezgisel olarak sürüyor, daha az inanılır bir biçimde.

Pagan inanış hoş olmadı, orada gerçek dediğimiz şeyin dışında yer alan bir dünya vardı ve kayboldu. Yeats bu kaybın yasını tutuyor ve aktarabildiği kadarını aktarmaya çalışıyor, gerçekle kurgunun en güzel kesişimi olan masal yoluyla.

Yeats'in zamanında medyumluk, paranormal olayların izini sürmek falan çok meşhurdu, kendisi de böyle ortamlarda sıkça bulunmuş. Görünenin ötesinde bir şeylerin olduğunu gençliğinde daha sık düşünmüştür. İrlanda'nın zengin mitolojisi çocuklar için bir hazine değerindedir, hele Yeats gibi duyarlı insanlar için başlı başına bir evrendir diye düşünüyorum. Çevirmen Ali Karabayram'ın ön sözü çok hoş: "Bu yalnız İrlandalı, söylencenin ıssız adasında, kuzeyli sagalardan malt ve kaçak buğday yüklü ran geleneğine kadar tüm hayalet-ozanların sesini yankılıyor." (s. 7) Bir de şu: "İflah olmaz düşçüler, şeytan çıkarmaya uğraşan modern toplumun karabasanı olmayı sürdürüyor." (s. 8) Zaman akıp gidiyor, belleğin de aynı şekilde sürmesi insanoğlunun tek tesellisi.

Yeats umutlu, kaybolup gitmesine razı olmadığı varlıkların sanat yoluyla yaşamlarını sürdürmelerini sağladığı gibi başkalarının da bu çabayı sürdüreceği umudunu taşıyor. Ölmesine iki insanlık mesafesi kalmış bir dili konuşuyor, muhatabı shamrock özlemi çekebilen okurlar ve yazarlar ve düşçüler ve diğerleri. İrlanda'ya gitmek dışında bir hayalim yok sanırım, onun dışında Kelt-Druid kardeşlerle alakalı bulabildiğim her şeyi okudum, araştırdım. Yetmez, yaşamak isterim. Heroes of Might and Magic III oynarken daha iyileri olmasına rağmen Rampart'tan başka bir şey seçmezdim. Yeats iyi bir şey yapmadı kısacası, aklıma karpuz kabuğu düşürdü. Dost'tan çıkan Keltler'i okumanızı da şiddetle tavsiye ettikten sonra mevzuya dönebiliriz.

Bir Masal Anlatıcısı: Masallar Paddy Flynn isminde bir peri yurdu sakini tarafından anlatılmış, ihtiyar bir adam olan Flynn sağlığının bozuk olmasına rağmen umudunu kaybetmemiş ve bilinenin dışındaki yaşamı unutmamayı başarmış, coğrafyanın da etkisi var tabii. Yazının varlığı bu umudun aktarılmasını sağlar, anlatıcı için yazın simgeler ve umulanlar yoluyla ruh durumlarını dile getirmektir, öyle ruh durumları vardır ki periler diyarında yankısını bulmadıkça, kayaların yüreği insan ruhuyla dolmadıkça, söz gelişi kayadan kurtulamayan bir kılıç düşlenmedikçe dile gelmeyecektir. Masal budur; insanın doğadan kopuşunu telafi etmek.

İnanç ve İnançsızlık: Periler tarafından kaçırılan bir kızı kurtarmak için otlar yakılır, kız ortaya çıkar ve kasabasında kimlerin kısa bir süre içinde öleceğini söyler. Perilere kötü davranılmıştır, cezalandırılmak kaçınılmazdır. Masallara yaklaşım biçimi sunar aslında bu öykü. "Her şey söylenip bittiğinde, kendi mantıksızlığımızın bir başkasının gerçeğinden daha iyi olabildiğini nasıl olur da anlamayız?" (s. 20)

Hayalci: Ulaşılamayana şiirle ilişme çabası. Genç bir adam şiirlerini getirir. "Sazların arasında uğuldayan rüzgârların yabanıl müziğiyle şiirleri bana Kelt hüznünün ve dünyanın hiç tanık olmadığı bitimsiz şeylere duyulan Kelt özleminin en derin tonu gibi geldi." (s. 23) Druid büyülerinde ejderlerin doğuşu, beyaz ışıkların kadim varlıkları canlandırması gibi işler vardır, hepsi Altın Çağ'dan bir parçanın güne getirilmesini amaçlar. Geçmişin silik anılarından doğan mutluluk, onlara bir daha erişilemeyeceğinin üzüntüsüyle buruklaşır. Hayalci bu kaybın acısını şiirlerine sızdırmaktan başka bir de sonraki yaşamını düşünür, belki o zaman döngü tamamlanır ve saf, bitimsiz çağa ulaşabilir. Bu sebepledir ki yaprak verip çiçeğe durmanın sırası olmadığını söyler, ruhsal bir kaybın acısını çeken herkesle kucaklaşır.

'Toz Bürümüştü Helen'in Gözünü': Hayalcinin çok yaşamayacağı anlatılır. Güzelliklerin kelimelere dökülmesinin kötü yanı, o güzelliğin harflerle anlatılabildiği kadar anlatılmasıdır. Geri kalanı yok olmaya mahkumdur, şairin istenci tam bir karşılık yaratamaz ve dile getirilemeyecek olan hakkında susulmadığı için şair de onunla birlikte ölür, kaybolur. Bir açıdan parıltının belli bir bölümünü olsa dahi yakalayabilmek için yaşamından geçer.

Çok masal var, üçünü aldım. Çeviri başarılı ama iyi bir düzelti aşamasından geçmediği için can sıkıcı hatalarla karşılaşılabiliyor.

Ormanlar, periler, söylenceler, nefis bir Kelt anlatısı. Şehrin kaosundan kurtulmak, Kelt alemini tanımak isteyenler için.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder