Yine bol entrikalı, bol aksiyonlu bir Drizzt kitabı. Drizzt kardeşimiz mazlum mazlum yurt arıyor, yuva arıyor ama başına gelmeyen kalmıyor. Bu dandik girişten sonra kitaba geçek, kadere depik atak.
Karizmayı kes. Adam şekilden kaybediyor, benim kapıma böyle biri gelse kahveden adam toplayıp dalarım. Saça bak, anarşik mi ne.
Hacı Drizzt, mağaraları terk edip yüzeye çıkmıştı. Alışmaya çalışıyor ama ortam çok farklı tabii, mağaraya benzemiyor. Bir dolu it kopuk var. Beladan uzak durmaya çalışıyor, lakin bir gnoll grubuyla karşılaşıyor. Bu gnoll dediğimiz mahluk, köpek yüzlü bir kötü insan gibi bir şey, cümleyi de toparlayamadım. Neyse, bunlar hakkında bir bilgisi olmayan Drizzt tayfaya katılıyor, bir köye gidiyorlar. Çocuklar var, baba var bir tane. Gnolller bunlara dalacak. Drizzt anlıyor mevzuyu, bunları katlediyor. Sonra pişman oluyor, "Lan ben bunları kestim ama belki de köylüler bunlara daldı, hıı?" diyor mesela, sonra köylüleri izlemeye başlıyor. Üç gün boyunca izliyor, sonra izlediği yere çocuklardan biri yaklaşıyor, bir kız. Drizzt'le karşılaşıyor, korkup kaçıyor. Ailesine söylüyor olanları. Bu sırada gnolllerin bağlı olduğu Ulgulu namlı, güçlenmek için bulduğu bütün canlıları yiyen öküz gibi bir mahluk Drizzt'in peşine düşüyor. Tephanis adlı bir cin, Drizzt'i izlemeye başlıyor. Bu esnada kızın ailesi Drizzt'i arıyor ve yalnız kalmaktan fıttıran Drizzt, bunların karşıına çıkıyor bir şekilde. Ailenin genç erkeğini tokatlıyor, adamın kılıcını alıp geri veriyor. Kaçıyorlar. Mevzuyu görüyor Tephanis, Ulgulu'ya söylüyor. Köylü aile, mevzuyu kasabanın ileri gelenlerine anlatıyor. Roddy McGristle adlı bir kelle avcısıyla birlikte gidiyorlar, Drizzt yine karşılarına çıkıp Roddy'nin kulağını falan koparıyor, köpeklerinden birini öldürüyor. Drizzt'in açığa çıkmasına sebep olan Tephanis, palalardan birini alıp uzuyor. Drizzt de uzuyor tabii. Sonra Ulgulu bir plan yapıyor, köylü aileyi öldürüp kırık palayı eve saklıyor. Drizzt katletti hesabı. Drizzt ölüleri görüyor, gidip Ulgulu ve tayfasını dağıtıyor, Tephanis'i tokatlayıp gidiyor. Ölülerle karşılaşan köylüler, valiye haber verip bir avcı grubunu Drizzt'in peşine takıyorlar. Drizzt bunları atlatıyor, aralarında Roddy de var. Roddy tam bir mankafa adam, küçük düştüğü için Drizzt suçsuz olsa bile gebertecek. Neyse, Drizzt bunları bir tehlikeden kurtarıp uzuyor, lakin gruptaki Kellindil adlı bir elfle karşılaşıyor. Elf Drizzt'e uza diyor, drowun suçsuz olduğunu anlamış. Drizzt gidiyor, bir yaban olan Kellindil grubu bırakıp kendi mekanına dönerken Roddy tarafından öldürülüyor. Bir sürü karışık iş.
Drizzt soğukla karşılaşıyor, kış gelmiş. Burada düşünceler, aydınlanma anları, dünyayı tanıma falan. Sonra yine bir akıl hocası çıkıyor Drizzt'in karşısına. Hiçbir şey göründüğü gibi değildir falan, bir sürü bilgisel konuşma. Başka düşmanlar saldırıyor bu doğada yaşayan iki dosta, buradaki savaş olayları, taktikler güzel. Beraber yaşıyorlar bir süre, sonra akıl hocası yaşlılıktan ölüyor, Drizzt yine yollara düşüyor, gözü yaşlı. Adam yemin ediyorum çok bahtsız; bütün sevdikleri ya ölüyor, ya geride kalıyor.
Dağ gibi bir yere geliyor, Buzyeli Vadisi. Bir sonraki üçlemenin adı aynı zamanda, burada dwarf kralı Bruenor'la karşılaşıyor. Bruenor'un kızı Catti-brie'nin karşısına çıkıyor Drizzt, babasıyla da bu vesileyle tanışıyor. Yıllar geçiyor tabii bu arada kitabın başından beri, Roddy hala Drizzt'in peşinde. Bruenor, Roddy'yi tokatlayıp gönderiyor. Burada bitiyor kitap, Drizzt dağlarda bir yuva buluyor. Ha, bir de o akıl hocasıylayken yeni bir tanrı buluyor, ona bağlanıyor. Adını hatırlamadım şimdi. Çok saf, çok yüce ve doğanın dilinden anlayan bir varlık olduğu için Drizzt bu yeni tanrıyı pek seviyor.
Böyle. Maceralar maceralar. Güzel.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder