18 Ekim 2012 Perşembe

David Eddings - Batının Muhafızları

Malloryon'un ilk kitabı. David Eddings'in kendini tekrar etmesi diyorlar, doğru. Belgariad 2 diyorlar, kısmen doğru. Bir devam serisi olduğu için çok farklı bir şey beklememek gerekiyor. Kitapların kapakları yine rezil mesela dsdf. Dünya aynı, bir tek Torak'ın bir sinir buhranı sırasında dünyayı ikiye yarması sonucu ortaya çıkan denizin öbür tarafındaki kıta daha çok giriyor işin içine. Fark bu. Önceki seride yer alan kadro burada var. Ölenler falan oluyor bir tek. Yaşlılık kötü şey.

Emanet büyüdü, Garion kral oldu, diğerleri memleketlerine döndüler. Belgarath, yanına Emanet'i alıp Aldur Vadisi'ne döndü. 'Zakath'ın öküz gibi bir ordusu var, uzun vadede bir savaş daha patlak verecek gibi. Zaten ilk seride Torak öldü ama 'Zakath falan hayattaydı hâlâ. Bunun yanına kehanetlerden çok baba bir düşman daha yaratın, yeni serinizi güle güle kullanın. Urvon var bir de. Urvon, Ctuchik ve Zedar'la birlikte Torak'ın müridiydi. Torak ölünce serseri mayın gibi kaldı ortada. Çokça zamanı olduğu için eski kehanetleri toparladı, Grolimler bunlara Vahiy diyormuş. Bunları kullanarak yeni müritler buldu kendine. Uzaktan yol yapıyor kendine.

Emanet bir süre sonra Durnik'le Polgara'nın yanına gidiyor, onlarla kalıyor. Bu ikisi evlenmişti, ev yapıyorlar kendilerine. Sonra Riva'dan haber geliyor ki Garion ve Ce'Nedra aylardır konuşmuyorlarmış. Kavga etmişler. Toparlanıp Riva'ya gidiyorlar. Pol Teyze olayı çözüp bu ikisini barıştırıyor ama başka bir şey oluyor orada: Emanet'le Garion bir ses duyuyorlar ve Aldur Taşı'nın yanına gidiyorlar gecenin bir körü. Taş dikkat etmelerini söylüyor. Zandramas diye de bir isim ekliyor. Olayı Belgarath'a iletiyorlar, Belgarath araştırmaya başlıyor. İlk seride Kitab-ı Mrin vardı, burada Kitab-ı Darine çıkıyor ortaya. Yani diyeceğim şudur ki bu ortaya yeni yeni çıkan yazmalardan iki seri daha çıkartırmış Eddings. Yine bir taneyle ucuz kurtarmış okuyucularını. Neyse, bu Zandramas Karanlığın Çocuğu'ymuş, Garion'un bir de bununla savaşması lazımmış. Esas Problem Sardion diye bir şey ama; bir taş bu yanlış hatırlamıyorsam. Zıt taş.

Bir de bu Ayı Mezhebi problemi var. Ayı Mezhebi, Tanrı Belar'ın sözlerini çarpıtarak doğudaki krallıkları cortlatmaya çalışırken batının barışını bok eden bir mezhep. Garion'la Ce'Nedra'nın çocuğunun olmamasını Ce'Nedra'nın Tolnedralı olmasına bağlıyorlar ki Tolnedra'dan nefret ediyorlar. Bir de giderek güçleniyor bu adamlar. Sonradan ortaya çıkıyor ki bunların esas adamı olan Harakan, Urvon'un adamıymış. Kendisi büyük sıkıntılar çıkarıyor bir de; Ce'Nedra'ya suikast düzenletiyor, kraliyet ailesini öldürtecekken yanlışlıkla Brand'i öldürüyorlar, en sonunda Garion'un çocuğunu kaçırtıyorlar. Ha, Garion'un çocuğu oluyor en sonunda, Pol Teyze el atıyor ona da. Bir erkek oluyor ve bu çocuğa iyi bakmaları lazım, çünkü kehanete göre başka çocukları olmayacak. Lakin kaçırıyorlar çocuğu işte, Garion da bu Ayı Mezhebi'nin güçlendiği bir şehre saldırıyor arkadaşlarıyla birlikte. Alıyorlar şehri, Harakan ölüyor. Sonra çocuğu kaçıranların gemisi bir Nyssia gemisi olduğu için Garion ve arkadaşları güneye, baba büyücüler araştırma yapmak için doğuya.

Büyünün dünyayla kusursuz etkileşimini gösteren bir bölüm var, on numara. Ben bir iki kahkaha attım. Çünkü komikti. Bu Garion biraz düşüncesiz, alık bir kardeşimiz. Bir mevzuda fırtına falan kopartıyor, bildiğin Nuh tufanı sanki. Sonra ilerleyen günlerde Belgarath Riva'ya geliyor, hışımla Garion'un bulunduğu salonun kapılarını açıyor. Garion heyecan ve sevinçle dede falan diyor, Belgarath'ın cevabı şu: "Kapa çeneni ve otur oturduğun yere!" Dsdf. Meğer o fırtına dünyanın bütün hava olaylarını etkilemiş, neredeyse buzul çağı başlayacakmış falan. Altı ay boyunca uğraşmış Belgarath fırtınanın etkilerini geçirebilmek için. Ama öyle böyle azarlama değil ya, Garion'u, çok affedersiniz, sıçırttırıyor oraya Belgarath. Fdf.

Bir de çeviri gudiklikleri var. "Oh maşallah," deyip gülüyor Garion bir yerde ahashd. Acayip uzun cümleler, bir şeyler. Eksik harfler, satır sonlarında kelimeyi yanlış yerden bölmeler, sıkıntısı çok.

Bir de kurgusal bir saçmalık var. Ben gerçi bok gibi okurum kitapları, öyle leş okurum ki bir bok hatırlamam kısa bir zaman sonra. Dolayısıyla dediğim gibi bir şey olmayabilir ama var lan sanki. Olay şu: Önceki seride Kitab-ı Mrin var demiştim. Bu kitapta Garion'un Karanlığın Çocuğu'nu yeneceği yazıyormuş. E ne diye onca tatava koptu lan o zaman? Zaten kitapta yazıyor Garion'un yeneceği? He? O kadar heyecan yaptırdınız?

Bir de bu Garion'n iç sesi devam ediyor, Emanet de duyuyor bu sesi. Ha en büyük olay da Emanet'in Aldur'un oğlu gibi bir şey çıkması. Tanrının oğlu lan. Süper. Neyse, bu sesin dediğine göre ses aydınlıkmış, karanlıkla aydınlık bir mücadele içindeymiş ve vasıtalar yardımıyla bu mücadele sürüyormuş. Vasıtalar da haliyle bizimkiler. Evet.

Sonuçta Garion yola devam ediyor ama Barak, Mandorallen gibi dostları yanında olamayacak, çünkü ortaya çıkan bir kâhine öyle dedi. Onlarla giderse savaşını kaybedermiş. Kemik kadro duruyor ama, İpek falan var. Yeni birileri katılacak. Valla çok heyecanlı, ilgiyle okuyorum ama tez danışmanım da asıl kitaplarını oku dedi, nasıl olacak bilmiyorum. Muhtemelen seriyi bitirmeden teze başlamam. Bana ne lan.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder